Wasabi, Japon mutfağında sıkça kullanılan bir baharattır. Wasabi bitkisinin kökü rendelenerek macun haline getirilir ve suşi gibi yemeklere eşlik eder. Wasabi acı bir tada sahiptir, ancak acılığı biberden farklı olarak daha çok buruna vurur. Wasabi bitkisi, Japonya, Rusya'nın Uzak Doğu bölgesi ve Kore Yarımadası'na özgü bir bitkidir. Wasabi bitkisinin tarihi 8. yüzyıla kadar uzanır. Wasabi'nin İngilizce konuşulan ülkelerdeki popülaritesi, suşi ile birlikte 1980'lerden itibaren artmıştır.
Wasabi bitkisi, Brassicaceae ailesine ait olup, hardal ve turp gibi diğer bitkilerle akrabadır. Bitkinin yaprakları uzun ve ince saplardan çıkar ve basit ve büyüktür. Bitkinin çiçekleri kış sonundan ilkbahara kadar uzun saplardan çıkan kümelere sahiptir. Bitkinin iki ana çeşidi vardır: E. japonicum 'Daruma' ve 'Mazuma'.
Wasabi'nin pek çok faydası vardır. Wasabi, antioksidan, anti-enflamatuar, antikanser, antimikrobiyal ve antitrombotik özelliklere sahiptir. Wasabi ayrıca sindirim sistemini iyileştirir, kan basıncını düşürür, alerjileri azaltır ve diş sağlığını korur. Wasabi'nin içindeki bileşiklerden biri olan isotiyosiyanatlar, kanser hücrelerinin büyümesini engelleyebilir.
Wasabi'nin yetiştirilmesi zordur ve özel koşullar gerektirir. Wasabi bitkisi doğal olarak Japonya'daki dağ nehirlerinin kenarındaki bataklık alanlarda yetişir. Wasabi bitkisi bol su, gölge, serinlik ve yüksek nem ister. Bu nedenle wasabi bitkisinin kültürü pahalıdır ve wasabi ürünü de nadirdir. Japonya dışında wasabi yetiştiren ülkeler arasında Çin, Tayvan, Yeni Zelanda, ABD ve Kanada sayılabilir.
Wasabi'nin gerçek tadını almak için taze rendelenmiş wasabi kullanmak gerekir. Ancak wasabi'nin tadı hızla kaybolur ve 15 dakika içinde soluklaşır. Bu yüzden wasabi genellikle tüketilmeden hemen önce rendelenir ya da vakumlu ambalajlarda saklanır. Bazı wasabi ürünleri ise gerçek wasabi yerine hardal, turp veya renklendirici gibi maddeler içerir. Bu ürünler daha ucuzdur ancak gerçek wasabi'nin lezzetini ve faydalarını vermezler.